Ana Sayfa
8.Sayı Dergi Hakkında
8.Sayı İçindekiler
1.ve 2.Sayıdaki Yazarlar
İlanlar & Duyurular
Tanıtımlar & Konferanslar
MP3 formatında
 
Türk İslam Birliyi - Harun Yəhya
Sitede Yazılarının Yayınlanmasini İstəyirsinizmi?
Basında Türk İslam Birliyi
Kuran'da İştirak edən Birlik Ayələri
Müslümanlar Birdir Qardaşdır
Peygamberimizin kitapehline davranışı, bütün Müsəlmanlara nümunə olmalı
Türk İslam Birliyi, Qərb mədəniyyətinin zəmanətidir
 

KOMÜNİST İDEOLOJİ HER YÖNDEN KISKACA ALINMALIDIR

Komünistler, ideolojilerini hakim kılmak için her devirde karışıklık
çıkarmışlar ve yoğun şekilde teröre başvurmuşlardır.

Ülkemizde devam eden komünist bölücü terör, dünya üzerinde faaliyet gösteren illegal komünist örgütlerden yöntem ve taktik olarak hiçbir fark göstermemektedir. Bölücü örgüt, eli kanlı komünist liderlerin izinden gittiğini, bunlara hayranlık duyduğunu her türlü yayınlarında dile getirmektedir. Örgüt, kan dökmenin zorunluluk olduğuna inanan azılı militanlarına, 80'li yıllarda olduğu gibi sivil halka yönelik katliamlar yaptırmaya başlamıştır. Diğer taraftan, güvenlik güçlerimize, ordumuza yönelik saldırıların da son günlerde artarak devam ettiği endişe ile izlenmektedir.

Komünizm, propagandayla çok hızlı yayılma istidadı gösteren bir idelojidir ve ancak yoğun karşı propagandayla sindirilip başı ezilebilir. Karşı propaganda ise öncelikle devlet eliyle yapılmalı, devlet saygınlığına yakışır bir üslupla bu konuda söz sahibi olabilecek her kurum ve kuruluş devreye sokulmalıdır.

Komünizmi besleyen ve taze kan sağlayan materyalist eğitimdir. Materyalizmi hayat felsefesi olarak benimseyen fertleri komünist ideallere ikna etmek çok daha kolay ve süratli olmaktadır. Bölücü örgütün temel stratejisi dindar olan doğu insanına dine saygılıymış gibi yaklaşmak, bir yandan da Darwinist-materyalist eğitim vermektir. Örgütün eli kanlı liderinin yazdığı kitplar tümüyle evrimci izahlarla doludur. İslam'ı ise sadece kendi menfaatleri için bir aracı olarak kullanmaları gerektiğini düşünmekte, gerçekte ise dini reddetmektedirler.

Terör örgütünü durdurmak ve ülke genelinde toplumsal birlik ve beraberliği sağlamak için öncelikli olarak terörü besleyen komünizmin temeli olan Darwinizm'in yerle bir edilmesi gereklidir. Çünkü Güneydoğu'da bölücü örgüt tarafından sürdürülen Darwinist propaganda örgüte yeni militanlar ve destekçiler kazandırmaktadır. 1980'li yıllarda doğan bebekler Darwinizm'in beslediği komünist ideoloji ile uyuşturulup, kandırılıp, bugün bölücü örgüt saflarında azılı birer militan haline gelmişlerdir.

Eğer Darwinizm ile yıllar önce mücadale edilse ve o yıllarda tedbir alınsaydı komünizm bugün tamamen yok edilmiş olacak, ideolojisi olmayan bir örgütün kendisine yandaş toplaması ve faaliyet göstermesi de mümkün olamayacaktı. Geçmişte yapılan bu hatadan artık dönülmeli, vatanına, bayrağına, dinine ve tarihine sahip çıkan bir nesil oluşturulması için eğitim sistemimiz ve politikalarımız yeniden gözden geçirilmelidir.

  • Bölücü terör örgütü sadece askeri ve polisiye tedbirlerle yok edilemez. Bölücü örgüt yandaşlarının siyasi alanda önlerini kesmeye yönelik statejilerin ve buna benzer tedbirlerin çare olmadığını da aklı selim sahibi herkes artık anlamıştır. Diğer taraftan, Batı'nın devletimizle işbirliği yaparak bölücü terör örgütünü yok edeceğine ihtimal verenler de geçen yıllar boyunca ne denli yanıldıklarını anlamışlardır.
  • Açık bir gerçektir ki, bölücü örgüt sinsi taktiklerle halkımızın içine ve zihnine nüfuz etmektedir. Halkın sempatisini kazanmak için her türlü yalana başvuran bu örgüt komünisttir ve yok edilmesi, ideolojisinin halk tarafından dışlanmasına bağlıdır.
  • Komünist bölücü terör örgütü, devletin zayıf düşeceği bir anı beklemekte, doğu insanını ayaklandırmak için fırsat kollamaktadır. Türkiye Cumhuriyeti, Ortadoğu üzerinde oynanan oyunlarda sadece kendi derdiyle uğraşan aciz ve etkisiz bir duruma getirilmek istenmekte, bu sebeple büyük olayların ve karışıklıkların içine sürüklenmeye çalışılmaktadır.
  • Milletimizi asırlar boyu birbirine kenetleyen manevi ve ulvi değerler gözardı edilip, bunlara gereken önem ve rilmedikçe ülkemizin üzerinde kol gezen bölücü terör belasının yok edilemeyeceği anlaşılmalıdır.
  • Allah'a imanın, Peygamber sevgisinin, vatan aşkının olduğu yerde bölücü terör bir adım atamaz, geri çe kilir, siner ve yok olur gider. Bu sebeple milletimizin anti-Darwinist, anti-komünist ve anti-materyalist eğitim alması son derece önemlidir. Bu eğitim milletimizin kimliğini tekrar kazanmasına ve şahlanmasına neden olacaktır.

BÖLÜCÜ ÖRGÜT ELEBAŞININ EVRİM TEORİSİNİ SAVUNAN BAZI DARWINİST İZAHLARI

Bölücü örgütün elebaşı, her komünist gibi Darwinizm’i mutlak bir gerçek olarak benimsemiş, örgütün tüm ideolojik alt yapısını bu bilimdışı aldatmaca üzerine bina etmiştir.

- İlkel komünal topluluk dönemi, İNSANLIĞIN HAYVANLAR ALEMİNDEN KOPARAK tarih sahnesine çıktığı, son derece geri üretim güçleri ve bu temelde şekillenmiş basit üretim ilişkilerinin hüküm sürdüğü bir aşamayı ifade eder. (Kürt Hümanizmi ve Yeni İnsan, İstanbul, Nisan 2001, s.25)

- Başlangıçta insanın kendine yakın hayvan türlerinden pek farkı yoktur. Doğada hazır bulduklarını yer, ağaçlar üzerinde ve kavuklarda örgütsüz bir şekilde barınır. Ama düşünme ve konuşma yetisini kazanmasıyla birlikte, yiyecek toplamada, DİĞER HAYVANLARA karşı kendini savunmada, doğal afetlere karşı kendini korumada, bazı ilkel taş araçları geliştirmek ve hemcinsleriyle dayanışma içine girmek kaçınılmaz olur. Bu aşamaya kadar, HAYVANLAR ARASINDA GEÇERLİ OLAN; BİYOLOJİNİN EVRİMLER KANUNU hüküm sürmektedir. (Kürt Hümanizmi ve Yeni İnsan, İstanbul, Nisan 2001, s.13)

- HAYVANIN EN İLERİ SOSYALLEŞMİŞ BİÇİMİ İNSANDIR. En vahşi hayvandır insan, en acımasız hayvandır. (Kürt Hümanizmi ve Yeni İnsan, İstanbul, Nisan 2001, s.106)

ATEİST VE KOMÜNİST OLAN BÖLÜCÜ ÖRGÜT ELEBAŞININ ALLAH VE DİN HAKKINDAKİ BAZI İFADELERİ (YÜCE ALLAH’I TENZİH EDERİZ)

Aşağıdaki alıntılar, bölücü örgütün elebaşının kitaplarından alınmış, bizzat kendisine ait ifadelerdir. Bu ifadelerin tümü, bu kişinin ateist olduğunu ve İslam’ı kendi sığ materyalist anlayışıyla yorumladığını ortaya koymaktadır:

- Lise dönemlerinde büyük felsefik bunalımı yaşadım. Tanrı ile savaşı verdim, bu savaştan başarı ile çıktıktan sonra yarı Tanrı oldum. (Özgür Yaşamla Diyaloglar, Ekim 2002, s. 257)

- Tek tanrılı din ideolojileri, baştan sona siyaset ideolojileridir. Dini söylem, Allah, peygamber ve melek gibi kavramlar dönemin siyasi literatürüdür. (Sümer Rahip Devletinden Demokratik Uygarlığa, Cilt 1, Aralık 2001, s. 204)

- Allah bir nevi ortaçağın feodal manifestosudur, temel yasası ve bildirgesidir. (Sümer Rahip Devletinden Demokratik Uygarlığa, Cilt 1, Aralık 2001, s. 313)

- Namazın kendisi de genel anlamda bir tiyatrodur. (Sümer Rahip Devletinden Demokratik Uygarlığa, Cilt 1, Aralık 2001, s. 354)

Sonraki Sayfa

e-mail: info@turkislambirligi.org