Ana Sayfa
9.Sayı Dergi Hakkında
9.Sayı İçindekiler
1.ve 2.Sayıdaki Yazarlar
İlanlar & Duyurular
Tanıtımlar & Konferanslar
MP3 formatında
 
Türk İslam Birliyi - Harun Yəhya
Sitede Yazılarının Yayınlanmasini İstəyirsinizmi?
Basında Türk İslam Birliyi
Kuran'da İştirak edən Birlik Ayələri
Müslümanlar Birdir Qardaşdır
Peygamberimizin kitapehline davranışı, bütün Müsəlmanlara nümunə olmalı
Türk İslam Birliyi, Qərb mədəniyyətinin zəmanətidir
 

Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi’ne
Bilim Araştırma Vakfı’ndan Cevap

1- Komisyonunuzun 4 Ekim 2007 tarihinde kabul etmiş olduğu “Eğitim’de Yaratılışçılığın Tehlikeleri” başlıklı tavsiye metninde Fahri Başkanımız Sayın Adnan Oktar’ın “Yaratılış Atlası” isimli eseri ve “Yaratılış” hususunda son derece hatalı izahlar yer almaktadır.

2- Düşünce özgürlüğüne ve kanaati yayma hürriyetine getirilen kısıtlamalara şiddetle karşı olduğunu ileri süren Avrupa Konseyi’nin, konu Yaratılış olunca tam aksi yönde bir tutum takınması gerek bizler, gerekse Türkiye ve Avrupa'da yaşayan milyonlarca dindar insan tarafından hayretle karşılanmıştır.

3- Bir fikrin yayılmasının yasaklanmasını istemenin, medeniyet ve demokrasi çerçevesinde hiçbir geçerli ve mantıklı nedeni olamaz. Nitekim söz konusu raporda da ileri sürülmüş olan tek bir geçerli ve tutarlı sebep yoktur.

4- Demokrasinin beşiği olduğunu savunan Avrupa, Yaratılış’ın Avrupa okullarında okutulmasına mani olunmasını isteyen bazı parlamenterler sebebiyle kendi demokrasisine ağır bir darbe vurmuştur.

5- Bilimsel olarak çoktandır çürütülmüş olan bir teoriyi sanki bir doğa kanunuymuş gibi lanse etmek isteyen Sayın Komisyonunuz’un kararı mantık sınırlarını zorlamaktadır.

6- Karar metnindeki ifadeler, konunun tamamen materyalist bir dünya görüşü ile ele alındığı izlenimini vermektedir. Bünyesinde milyonlarca dindar insanı barındıran Avrupa bu rapor ile kendi vatandaşlarını karşısına alma durumunda kalmış, doğabilecek tepkileri ve yitireceği saygınlığı hesaba katmamıştır. Avrupa'da dindar veya dine saygısı bulunan geniş kitlelerin bu tarz tepeden inme kararlara karşı hassasiyet göstereceği göz ardı edilmiştir.

7- Tartışmasız bilimsel delillerle sabit evren modelinin çürütülmesi, materyalizmi bilimsel anlamda tamamen yok etmiştir. Buna rağmen, bilimi herşeyin önünde gördüğünü ifade eden Sayın Komisyonunuz’un aldığı bu karar kamuoyunda, bilimin gösterdiği gerçeklerin saklanmak istendiği izlenimini uyandırmaktadır. Materyalizme olan körü körüne bağlılığın, Avrupa tarihine kara bir leke olarak geçmesini hiçbir Avrupalı’nın arzu etmeyeceğine eminiz.

8- Bilimsel bulgular neticesinde aksi iddia edilemez bir şekilde mantık silsilesi çöken evrim teorisine hala inanmak isteyen insanlar olabilir. Buna kimsenin bir itirazı olamaz. Herkes istediğine inanmakta serbesttir. Ancak herkes, kendi kararını özgürce verebilmeli, herhangi bir dayatma veya kısıtlama söz konusu olmamalıdır. Bilgiye erişim hakkının kısıtlanması bağnazlığı, tek düzeliği ve cehaleti getirecektir. Fikirler özgürce ortaya konmalı, herkes bir diğerinin yanlışını dile getirebilmelidir.

9- Yaratılış’ın Avrupa’da yayılması bazı kesimlerin zannetiği gibi Avrupa’yı geriletmez, tam tersine ilerletir. İnsanların Allah’ın varlığına inanması onların ahlaken iyileşmelerini, vicdanen doğruyu seçmelerini, yanlışlardan ise uzak durmalarını sağlar. İnsanların değer yargısının bu şekilde değişmesi ise bir ülke içindeki dirliği, düzeni, asayişi ve refah seviyesini doğrudan olumlu etkiler.

10- Bununla beraber Yaratılış, asla sadece bir inanç konusu olarak yorumlanamaz. Çünkü fizik, kimya, biyoloji, astronomi, paleontoloji, biyomatematik, biyokimya gibi bilim dallarında elde edilen bulgular canlılığın ancak yaratılmış olabileceği sonucunu göstermektedir. Bu su götürmez bir gerçektir.

11- Sayın Adnan Oktar'ın Yaratılış Atlası isimli eserinde yer alan tüm bilgiler, bilimsel deney ve çalışmalar sonucu bilimadamlarının bizzat elde ettiği bilgilerdir. Bu bilimadamları arasında dindarlar olduğu gibi materyalist olanlar da vardır. Hatta Atlas’ta resimleri yer alan fosillerin pek çoğu evrimci paleontologlarca bulunmuştur. Ancak bilimsel bulguların gösterdiği gerçek, bulanın kimliği ya da inancı doğrultusunda değişmez. Bugün bilim, canlılığın kendi kendine ortaya çıkması mümkün olmayan bir yapıya sahip olduğu sonucuna varmıştır.

12- Atlasta yer alan bilgiler ve anlatımlar çok açık ve sarihtir. Evrim teorisini bir tanesi bile tümüyle çökertirken, insanlara daha kapsamlı ve doyurucu bir kaynak sunabilmek için evrim teorisinin bilimsel çöküşü bol örnekli olarak anlatılmıştır.

13- Evrim teorisi bütün bilim adamlarının kabul ettiği bir teori değil, tam tersine çok tartıştıkları ve her geçen gün savunucularını yitiren bir teoridir. Hayatı boyunca ateist-materyalist bir dünya görüşüne sahip olmuş ve bu görüşü hararetle savunmuş olan Anthony Flew gibi pek çok bilim adamı bugün Yaratılış Gerçeğini savunmaktadır.

14- Hızla globalleşen dünyamızda bilgiye ulaşmak artık çok kolaydır. Başta internet olmak üzere, mütemadiyen gelişen iletişim teknolojisi dünyanın en uzak köşesindeki gelişmelere bile bir kaç dakikada erişilebilinmesini sağlamıştır.

Sayın Fahri Başkanımızın her eseri gibi, “Yaratılış Atlası” da tüm tercümeleriyle beraber Web sitelerinden ücretsiz indirilebilmektedir. Dolayısıyla yasaklamayı tavsiye eden raporunuzun beklediğiniz sonucu getirmeyeceğini bilmenizi isteriz.

15- Bilemenizi isteriz ki, pek çok Avrupa ülkesinden “Yaratılış Atlası” ile ilgili son derece olumlu tepkiler alınmıştır. Avrupa’ya olan kitap gönderimlerinin ardından esere büyük bir talep olmuştur. Aralarında kraliyet aileleri mensuplarının, devlet başkanlarının da bulunduğu pek çok muteber kişi, Sayın Oktar’a teşekkürlerini ileten mesajlar göndermişlerdir.

16- Aldığınız karar, Konseyiniz’in sanki dine soğuk bakan, materyalist-komünist bir yapı olduğu izlenimini uyandırmıştır. Halbuki Avrupa ülkelerinde yaşayan Hıristiyan, Müslüman ve Yahudi pek çok dindar insan mevcuttur. Farklı ülkelerden almış olduğumuz sayısız mektup ve mesaj bu gerçeği bizlere göstermektedir. Yaratılışa inanan bu insanlar öğrenim gördükleri okullarda yaratılışı reddetmeye ve evrime inanmaya mecbur edilmektedirler. Bu diktotaryal bir tutum değil midir? Avrupa Konseyi, SSCB’nin Polütbürosunu andıran bir üst yapı olma hedefi mi gütmektedir? Çünkü dışarıdan bakıldığında bu yöne doğru bir kayış göz çarpmaktadır.

17- Onaylamış olduğunuz rapor metninden de açıkça anlaşıldığı üzere, Avrupa’da bir kısım çevrelerin dini kendilerince gericilikle, dinsizliği ise güya ilericilik ve modernlikle bağdaştırarak, insanları dinden uzak tutmaya yönelik yoğun bir telkini olduğunu gözlemlemekteyiz. Avrupa Konseyi adeta komünist bakış açısıyla hareket ederek insanları dinlerinden ve kutsal değerlerden soğutmaya mı çalışmaktadır? Eğer durum böyleyse, dinsiz bir Avrupa meydana getirmenin çok zararlı sonuçları olacağı muhakkaktır.

18- Bilim camiası mensupları üzerinde eğer evrim teorisini reddederlerse bilimadamı olma sıfatını güya kaybedecekleri gibi bir baskı kurarak, bilimin ilerlemesinin önüne set çekmiş olmuyor musunuz? Ayrıca bu tutumunuzun insan hakları ile bağdaştığını gerçekten düşünüyor musunuz? İnsanlara bir düşünceyi zorla benimsetmeye çalışmak onların kişilik haklarına müdahale etmek olmuyor mu?

19- Avrupa’nın şu anda ulaştığı medeniyet seviyesinin temelinde Pasteur, Einstein, Mendel, İbni Sina gibi dindar bilim adamlarının olduğu herkesçe bilinmektedir. Sizin varsayımınız doğru olmuş olsaydı, bu büyük bilimadamlarının Allah’a olan imanları, onların medeniyeti ileri götüren bilimsel çalışmalarına engel teşkil etmesi gerekmez miydi?

Sonraki Sayfa

e-mail: info@turkislambirligi.org